İnsan zihninin diğer canlılardan farkı, bulunduğu durum ve yerden bağımsız olabilmesidir. Bu durum yani geçmişe gidip deneyimlerinden ders çıkarabilmesi, olayları analiz etme gücü, hayatta kalmasını kolaylaştırdığı gibi zihnin istediği zaman geleceğe gidip plan ve program yapabilmesi de evrimsel süreçte canlılığın devamı için işlevsellik sağlamıştır. Zihnin sürekli geçmiş ve gelecekte dolaşmasına “Zihin Uçuşması” denir. Bu durum bilişsel bir başarı, üstünlük gibi görünse de yapılan son bilimsel çalışmalar bu durumun çok büyük bir duygusal maliyetinin olduğunu ortaya koymaktadır. O da maalesef “Mutsuzluktur”.
İnsan zihninin AN’da olmadığı zaman mutsuz olduğu bilimsel olarak ispatlanmıştır. Zihin uçuşması konusundaki orijinal araştırmalardan biri, Harvard Üniversitesi'nden psikolog Matthew A. Killingsworth ve Daniel T. Gilbert tarafından yapılmış ve Science dergisinde yayınlanmıştır. Killingsworth ve Gilbert, 2250 gönüllü üzerinde yaptıkları “A Wandering Mind is An Unhappy Mind (Uçuşan zihin mutsuz bir zihindir)” isimli araştırmada insanların uyanık saatlerinin yüzde 46.9'unu yaptıkları işin dışında düşünmeye harcadıklarını ve bu zihin uçuşmasının onları genellikle mutsuz ettiğini bilimsel çalışmalarla göstermişlerdir. Çalışmanın sonucuna göre insanın yaptığı iş sıradan bir şey bile olsa AN’da olan insanın, zihni AN’da olmayan ve olumlu bir fantezi kuran kişiden bile daha iyi hissedebildiğini, daha mutlu olduğunu göstermektedir.
Bir doğu felsefesi olan Mindfulness (Bilinçli Farkındalık) Batı’daki psikoterapi alanlarında bir yöntem olarak, ilk kez John Kabat-Zinn (1982) tarafından uygulanmaya başlanmıştır. Çoğu dinsel, felsefik ve spiritüel öğretilerde AN’ı yaşayın, AN’da kalın gibi yaklaşımların arkasında bilimin gelişmesi ...
Zihin uçuşmasını bizler otomatik olarak yapmaktayız. Bu otomatik pilottan kurtulmak mindfulness ile mümkün olabilmektedir. Yapılacak şey zihin her uçuştuğunda yani geçmişe ve geleceğe gittiğinde, dikkatimiz her kaydığında bilinçli farkındalıkla onu AN’a, şimdiki zamana getirmektir. Doğu felsefeleri ...
Mindfulness kavramsal değil deneyimsel bir yöntemdir. Ve ancak yapılan egzersizlerle geliştirilip yaşanır. Egzersizlerde temel araç duyularımızdır. Çünkü bizler şimdiki zamanla ancak duyularımızla temas edebiliriz. Görerek, işiterek, koklayarak, tadarak, dokunarak şu AN’ı algılayabiliriz. Bu konuda ...
Aldous Huxley 1962 yılında yazdığı ‘’Ada’’ romanına, mayna kuşlarının söylediği ‘’dikkat’’ sözüyle başlamış ve dikkati nefese odaklamanın öneminden bahsederek, ‘’dikkat, burada, şimdi’’ demek üzere eğitilmiş olan bu kuş aracılığıyla insanlığa unutkanlığını, dikkat etmediğini ya da dikkatini az ver ...
© 2018 Mindfulness Okulu. Tüm Hakları Saklıdır